23 Temmuz 2025 Çarşamba

Gurbet Kuşlarına


 “Dün yıktığın gönlü, bugün onarmak için yangını olan bir kalp gereklidir.”


    Bazen insan öyle derin yaralar alır ki, kendi nefsinden gelen teselliler kifayetsiz kalır. Dualar dudakta kurur, tesbihler göğüste yankılanmaz olur. İşte o zaman, kalbin tamiri dışarıdan bir rahmete, bir vesileye muhtaç olur. Bu vesile, bir başka kalbin gözyaşı olur.


    Bir başkasının gözyaşı—yani onun acısı, onun affedişi, onun hüznü—insan kalbinde kuruyan merhamet nehrini yeniden akıtabilir. Bu gözyaşı bazen bir anneden, bazen bir dosttan, bazen de incittiğiniz bir mazlumdan gelir. Ve o yaş, kuru toprağa düşen rahmet gibi, gönüldeki çatlakları yavaş yavaş onarmaya başlar.  İşte bundan dolayı gurbet kuşlarına gurbette kalan bir söz;


“Dün yıktığın gönlü, bugün onarmak için yangını olan bir kalp gereklidir.”


    Bu söz, tasavvufta tecellî-i cemâlin tecellî-i celâli bastırdığı ana işaret eder. Kalbinize celâl inmişse—öfke, kibir, kırgınlık—onu ancak cemâl ile yumuşatabilirsiniz: yani gözyaşı, muhabbet, rahmet. Bu da bir kalbin sizin için yanmasıyla olur.  Gazâlî hazretleri der ki; “Kalp, başka bir kalbin duasıyla dirilir.”  İşte bu yüzdendir ki bir derviş, bazen kendini ihya edemez; ama onun için ağlayan bir mürşidin gözyaşı, onun iç âlemini ayağa kaldırabilir. İşte bu hâl himmetin Hakk yolcusunun kalbinde bir in’ikasdır.  Kalbimize söz geçiremediğimizde sevdiceğimizin gözyaşı, kalbimize Allâh’ın rahmeti olur. 


KZ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder