12 Eylül 2025 Cuma

Amberden Hikmete, Nefisten Kemale

 Amberden Hikmete, Nefisten Kemâle


Kâinatta hiçbir şey boşuna yaratılmamıştır. Âl-i İmrân sûresinde zikredildiği üzere:


رَبَّنَا مَا خَلَقْتَ هَذَا بَاطِلًا سُبْحَانَكَ فَقِنَا عَذَابَ النَّارِ

“Rabbimiz! Sen bunları boşuna yaratmadın. Seni tenzih ederiz, bizi ateş azabından koru.” (3/191)


Bu ayet, varlıkta görülen her şeyin ardında bir hikmet bulunduğunu bildirir. İşte amber buna güzel bir misaldir. Halk arasında “balina kusmuğu” diye bilinse de, aslında kaşalot balinasının sindirim yoluyla dışarı attığı yağlı bir salgıdır. Yıllarca denizde sürüklenir, güneş ve tuz ile yoğrulur; sonunda kıyıya vurduğunda dünyanın en zarif parfümlerinin esası haline gelir. Başta iğrenç görünen bir şeyin, sabır ve zamanla kıymete dönüşmesi bize yaratılışın derin sırrını gösterir.


Aynı hakikat insanın nefsinde de tecellî eder. Terbiye edilmemiş nefis bulanıklık ve ağırlık kaynağıdır. Fakat riyazet, ilim ve muhabbet ile tezkiye edildiğinde, o nefis insanı felaha götüren bir cevhere dönüşür. Nitekim Şems sûresinde:


قَدۡ أَفۡلَحَ مَن زَكَّىٰهَا وَقَدۡ خَابَ مَن دَسَّىٰهَا

“Nefsini tezkiye eden gerçekten felaha ermiştir; onu kirleten ise hüsrana uğramıştır.” (91/9-10)


buyrulmuştur.


Bu yolun büyüklüğünü Resul-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem de şu sözleriyle belirtir:


اَلْمُجَاهِدُ مَنْ جَاهَدَ نَفْسَهُ فِي طَاعَةِ اللهِ

“Gerçek mücahid, Allah’a itaat yolunda nefsine karşı cihad eden kimsedir.” (İbn Hibban, Sahîh, 4862)


Demek ki en büyük cihad, insanın kendi iç âleminde verdiği bu mücadeledir. Amber nasıl denizin dalgalarıyla arınıp eşsiz bir kokuya dönüşüyorsa, insan da nefsini terbiye ederek Hak katında en nefis hâline ulaşır. İşte bu yüzden denmiştir ki: “Terbiye olmuş bir nefisten daha nefis ne olaki!”

KZ